Hülya Özel’e
üzerime serdiği afili göğün altında
Ahı ahından ahlaya ahlaya
vahı vahından sündüre sündüre
yoku varlayıp varı yoklayarak
asla varılamaz varılamazlıkta dolaşıp durdun
vardıkça varamamaktan
varamadıkça varmaktan daha varıcı bir şiir var mı, yok
kuşanıp o sığırcığı aha
kim bilir nerelere tırmanıyor o rampayı
aşkın ilimine bata çıka
çıka bata ilimin aşkına
çingene oldun icabında
kıvrım oldun kendi kendine
dönemeç oldun
kaplan olmak nedir, bilirsin
kaplandan kaçmaya çalışan zebra olmak nedir, bilirsin
kavisler, kavisler, kavisler
aborjinal bir şeydir varoluş
abasıyanık bir şey
Hülya şey.
Ummanı sezince titreyip ürperen kalbin teşrifatçı
hiçinin kıpır kıpırlarında yüzen yarınlar
kündeye gelmeler, salto denemeleri
yüreğinde çoktan varılır yapmışsın yıldızları
diriltmişsin ölüyü
merhaba
merhabaların boy atmış
şu ellerinin Hülya’ya dokunan yerleri yemyeşil
yanakları al al ondan söz eden sözcüklerinin
her gönülde bir dünya yatar
uyanmış kükrüyor işte seninkisi
yoldan çıkmaların Hülya’nın saçları gibi uzun ve dalgalı
hele bir gülümsesin
aşklık oluyor buralar birdenbire
şiirlik oluyor
varlığın ve yokluğun ötesinde açıklık.
Üzerine yalnızca kol kanat germemiş Hülya
yoldaşlık germiş
şen ve cesur bir dünya.
Çilliplopom Diyarı dedin ona.
Resim: Arshile Gorky
_____
NOT
ELEŞTİREL KÜLTÜR (EK Dergi) sitesinin edebiyat editörü Erkan Karakiraz’ın seçtiği eserler, sitenin edebiyat bölümü Litera’da yayımlanıyor. Matbu ya da dijital herhangi bir ortamda yayımlanmamış öykü ve şiirlerinizi, literaoykusiir@gmail.com e-posta adresine gönderebilirsiniz.
Fusus'ül Hikem okudum hiç yoktan gökyüzünde hiç yoktan kuşlar uçuyor hiç yoktan bir taşın başında…
Gelir her şey kendi biçimi kendi özüyle dünya kendine benzer.
sarksak eşyanın hiç taraflarına şiir üzerine şiir düzenlesek